Eğer doğada gecelemek istiyorsanız barınmak için gerekli olan unsur büyük ihtimalle çadır olacaktır. Diğer barınak şekillerini (kulübe, kar mağarası, bivak) bir tarafa bırakırsak dağcılık, kampçılık ve trekking aktivitelerinin hemen hepsinde çadır kullanılmaktadır.
Çadırların temel amacı; kullanıcılarını doğanın etkilerinden (yağmur, rüzgar, kar, soğuk) ve kamp yapılan bölgeye bağlı olarak haşerelerden ve meraklı gözlerden koruyarak uygun barınma imkanını sağlamaktır.
Çadır denince aklımıza ilk gelen çadırlar üçgen çadırlardır. İki adet direk yardımı ile ayakta duran bu çadırlar çeşitli büyüklük ve modellerde uzun yıllar doğada hizmet vermiştir. Ancak özellikle 80'li yıllardan itibaren yeni direklerin ve yeni kumaşların farklı geometrik dizayna sahip çadırların yapılmasına izin vermesi ile popülerliklerini kaybetmişlerdir.
Günümüz modern çadırları; dış tente, iç tente ve bükülebilen direklerden oluşmaktadır.
İç tente soluyabilen, yani nefes yolu ve vücudumuzdan ortama yayılan su buharını atabilecek ancak vücuttan yayılan ısının da kaybolmasını önleyecek şekilde seçilmiş bir kumaştan imal edilir.
İç tentenin tabanı genellikle dış tenteye göre kalın, su geçirmez bir kumaştan yapılır. Modern çadırların tabanları banyo teknesi şeklinde yağışlı havalarda yüzey suyunu içeri almayacak şekilde yapılmaktadır.
Dış tente ise su, rüzgar geçirmeyen ve suyu kaydıran bir kaplama ile kaplı, yırtılmaya karşı dayanıklı ve olası yırtıklarda ise yırtığın daha fazla büyümesini engelleyen kumaşlardan yapılmaktadır.
Çadır kumaşlarında gerek dış tente gerek ise iç tentenin tabanının suya dayanıklılığı milimetre su sütunu cinsinden verilir. Ancak unutulmaması gereken bu değerlerin zaman içinde ve sizin kullanımınıza bağlı olarak azalacağıdır.
Bazı çadırlar önce iç tente kurulup sonra dış tentenin iç tentenin üzerine gerilmesi ile kurulurken bazı çadırlarda iç tente dış tenteye bağlı olduğu için tek kurulumla kurulabilmektedir. Özellikle ağır yağış altında yapılan kurulumlarda bu özellik bir avantaj olarak ön plana çıkmaktadır. Avrupa'da ve ülkemizde genelde tek kurulum çadırlar tercih edilmektedir.
Çadırların önemli öğelerinden biri de çadırın iskeletini oluşturan direklerdir. Geçmişte rijid (esnemeyen, sabit) bir yapıda olan direkler günümüzde bükülebilir, esnek özellikler almış ve bu sayede kuvvetli rüzgarlara hatta fırtınalara dayanıklı çadırlar yapılabilmiştir.
Direk malzemesi olarak fiberglass ve özel alaşım alüminyum kullanılmaktadır. Fiberglass daha çok kampçılık çadırları ve ekonomik modellerde kullanılırken, Alüminyum daha fazla sağlamlık, hafiflik ve güvenilirlik gerektiren çadırlarda kullanılmaktadır. Çadır çubuklarında kullanılan alüminyum saf alüminyum olmayıp katkılı ve bir dizi ısıl işlemden geçmiş ve çadır çubuğu yapılmak için üretilen bir alüminyumdur.
Çadır çubukları tüp şeklinde ve eklem yerlerinden birbirlerinin içine geçebilecek şekilde yapılmışlardır. Tüp şeklindeki çubukların içinde çubukları bir arada tutan lastik bulunmaktadır. Bu lastik sayesinde çubuklar çok kısa sürelerde ve problemsiz olarak monte edilebilmektedir.

Kazıklar
Bükülebilir direkler ile kurulan çadırları gerebilmek ve sabitleyebilmek için çadır kazıklarından faydalanılmaktadır. Kazık malzemesi olarak sert plastik, çelik ve yaygın olarak da alüminyum kullanılmaktadır. Eğer çadırınız kendi kendine ayakta durabilen (Freestanding) bir çadır ise daha az kazıkla sabitleyip gerdirmek mümkündür.

Kondensasyon
İnsan vücudu nefes ve vücuttan buharlaşan ter ve su buharı ile birlikte su kaybeder. Bu kayıp gece dinlenme halindeyken de devam eder. Çadır gibi kapalı ortamlarda oluşan bu su buharı eğer bir çıkış yolu bulamaz ise çadırın içinde yoğuşmaya başlar ve çadırın içinin ıslanmasına sebep olabilir. Bu sorunun üstesinden gelmek için çadırlar her ne kadar çift katlı yapılıyorlarsa da çadırın tipi, iklim, çadırda kalan kişi sayısı ve çadırın düzgün kurulmasına bağlı olarak bir miktar kondensasyon oluşabilir ve bu normaldir. Yoğuşma sebebi ile oluşabilecek nem veya ıslaklık ile çadırda oluşabilecek her hangi bir hasar neticesinde oluşabilecek ıslaklık çok farklıdır. Bazen kullanıcılar kondensasyon olayını çadırlarının su alması şeklinde yorumlayabilmektedir.

Çadır seçimi
Çadır seçimi maalesef kolay değildir ve çadır seçimi için bir miktar zaman harcamanız gerekmektedir.
Mağazalara, kataloglara ve internet sitelerine baktığınızda çeşitli tip ve fiyatlarda çadırlar görebilirsiniz. Eğer sizin için uygun çadırı seçemez iseniz muhtemelen doğada zorluk çekebilir ya da gereğinden fazla ödeme yapabilirsiniz.
Çadırları bir çok kritere göre sınıflandırmak mümkündür. Tiplerine ve kullanım amaçlarına göre yapılan bir sınıflandırma en doğrusu olacaktır. Ancak bu sınıflandırmadan da kesin hükümler çıkarılmamalıdır. Örneğin kamp çadırları olarak daha basit çadırlar gerekir iken eğer kış kampçılığı yapacaksanız iyi bir dağcılık çadırı işinizi görecektir.


Tiplerine göre çadırlar:
Üçgen çadırlar:
İki adet ve farklı boylarda olabilen çubuklar ile kurulan ve köşeli bir geometriye sahip çadırlardır. Tek kişilik çadırlardan 20 kişilik çadırlara kadar büyüklükte olabilir. Rüzgar dayanımı zayıftır. Küçük tipleri çadır içinde dar bir hareket alanı sunmaktadır. Dome ve tünel çadırların ortaya çıkması ile geri plana düşmüşlerdir.


Dome (Kubbe) çadırlar:
Yarım daire olabilen iki direğin birbirleri ile kesişmesinden oluşan kubbe biçiminden dolayı bu ismi almışlardır. En büyük özellikleri kendi kendilerine ayakta durabilmeleridir.(Freestanding)
Kurulum itibari ile iki defada ya da tek defada kurulabilen tipleri mevcuttur. İki defada kurulabilen tiplerde iç tente genelde klipsler vasıtası ile direklerden oluşan iskelete asılır ve dış tente sonradan takılır. Bu sayede yazın yağmur almayan bölgelerde sadece cibinlik olarak da kullanmak mümkündür.
Tek defada kurulabilen dome çadırlarda kurulum dış tente üzerindeki direk kanallarına direklerin sokulması sayesinde tamamlanır. Bu kurulumun en önemli avantajı kötü havalarda iç tentenin ıslanmamasıdır.
Dome çadırların 1 ya da 2 adet girişi ve yine 1 yada 2 adet bagajı olabilir. İki giriş çadır konforunu önemli oranda arttıran bir etmendir. Çadır sakinleri birbirlerinin üzerinden atlamaksızın çadıra girip çıkarken özellikle yaz aylarında çift giriş sayesinde etkin bir havalandırma yapılır.
Bagaj kısmı ayrı bir direk sayesinde genişletilmiş modeller kötü havalarda tüm malzemenin korunmasını ve bagajın mutfak olarak kullanılabilmesini sağlarlar.
Klasik dome çadırlarda direkler çadırın tam tepesinde tek bir noktada kesişirken Geodetic Dome olarak adlandırılan çadırlarda en az iki direk yine en az iki noktada kesişir. Her kesişim çadırın kurulmasını bir parça zorlaştırır iken rüzgar dayanımını inanılmaz şekilde arttırır.


Tünel çadırlar
Tünel çadırlar üçgen çadırlar ile dome çadırlar arasında düşünülebilir. Yapı olarak iki adet yarım çember şeklinde direğin arasına gerili bir çadır tipidir. İç hacim ağırlık oranları dome çadırlara nazaran daha iyidir. Çok büyük bir kısmında iki adet direk bulunur. Bazı büyük hacimli tiplerde ise üç direk bulunabilir. Tek kişilik çadırlar için en ideal çadır tipidir. Dünyada özellikle iskandinav ülkelerinde oldukça popülerdir.
Tünel çadırların dezavantajı Free-Standing (kendi kendine ayakta duran) olmamaları nedeniyle genel olarak kullanıcıların çadırın ayakta durmasını çadırın kurulması olarak algılayıp dome tipi çadıra yönelmeleridir.